JANE EYRE
Hikayemiz 1800 yıllarda kuzey ingilterede geçer.Kahramanımız Jane Eyre anne ve babası ölünce dayısının yanına sığınmıştır.Dayısı ölünce,yengesi ölüm döşeğinde kocasına söz verdiği için hiç istemesede bu çelimsiz ve gösterişsiz kıza bakmak zorunda kalmıştır.
Ancak o ve çocukları john,eliza,georgiana her fırsatta jane'e bu evde istenmediğini,fakir bir akrabadan başka bir şey olmadığını ve onlarla yaşamasına izin verildiği için kendilerine minnettar olması gerektiğini zevkle hatırlatmaktadırlar.Jane'in tüm bu kötü davranışlardan tek kaçış yolu ise kitaplarıdır.Hakaretlere ve kötü davranışlara elinden geldiğince katlanmaya çalışan jane ,yine böyle bir günde sessizliğini bozar ve isyan eder ve bunun sonucunda cezalandırılır.Dayısının öldüğü odaya kapatılan jane orda kaldığı süre içinde korkudan hayaller görür ve hastalanır ve yataklara düşer.Bu olaylardan sonra yengesi jane'i başından atma zamanı geldiğine karar verir ve onu yatılı kız okuluna göndermeye karar verir.
Jane Eyre henüz 10 yaşındayken yıllarını geçireceği okula adımını atar.Bütün ihtiyaçları bir koruyucu zengin tarafından karşılanan bu kızlar okulunda,katı disiplin,yetersiz yemek ve ısınma sorunlarına rahmen edindiği arkadaşlıklar sayesinde acısıyla tatlısıyla güzel günler geçirir.18 li yaşlarını sürerken okulda tifüs humması salgını başlar,en yakın arkadaşı helen bu salgın sırasında ölür,hemen akabinde okulun sevgili müdiresi bn.temple de evlenir ve okuldan ayrılır.Yıllarını bu okulda önce öğrenci sonrasındaysa öğretmen olarak geçiren jane okuldan ayrılmaya karar verir.Kendi kararlarını kendi vermek isteyen ve artık özgür olmak isteyen jane bir gazeteye öğretmenlik yapmak için iş ilanı verir.İlana sadece bir cevap gelir,gelen mektupta bn.fairfax isimli bayan belirtilen vasıflara sahip ise belirtilen tarihte yazılı adrese gelmesini ister,işi kabul eden jane yola çıkar.Thornfield Konağına gelen jane evin kahyası bn.fairfax ve mürebbiyelik edeceği 7-8 yaşlarındaki adela ile tanışıyor.
Kırlarda gezmeye çıktığı bir gün ,avrupada çıktığı geziden dönen evin beyi bay rochester ile tesadüfen karşılaşır.35 yaşlarında,esmer orta boylu bir adam olan bay rochester ile jane arasında uzun sohbetler ile gelen bir arkadaşlık kurulur.Bay rochester ile sohbetlerini ve fikir tartışmalarını çok seven jane 'in duyguları zamanla değişir ve aşka dönüşür ancak kendini ona layık görmeyen jane duygularını içine atar.Derken konağa bay rochester'ın misafirleri 1-2 haftalığına yatılıya gelir,aralarında çok güzel bir kadın olan blanche ingram'da vardır.Konakta pek çok eğlence düzenlenir.Hizmetliler arasında bay rochester ile blanche ingram'ın evleneceğine dair söylentiler çıkar.Konağı artık evi gibi gören ve Bay rochester aşık olan jane için mutsuz günler başlamıştır.
o günlerde yengesinin uşağı konağa gelir ve yengesinin ölüm döşeğinde olduğunu ve kendisini görmek istediğini söyler,jane izin alarak yengesinin evine doğru yola çıkar.Yengesi ölmek üzredir ve jane'e bir mektup verir,mektup 3 yıl önce amcası john eyre tarafından gönderilmiştir,mektupta yeğenini görmek ve mirasını ona bırakmak istediğini yazmaktadır.Yengesi jane e olan nefreti yüzünden mektuptan kendisini haberdar etmediğini söyler,buna rahmen jane yengesini affeder,bir süre sonra yengesi ölür ve jane konağa geri döner.Dönmesinden bir süre sonra Bay rochester jane'e evlenmeye karar verdiğini söyler,bu haberle yıkılan jane ona olan duygularını kısmen de olsa açıklar,Bay rochester bunu üzerine duygularını açması için ona oyun oynadığını asıl sevdiği kişinin kendisi olduğunu söyler ve böylece evlenmeye karar verirler.Düğün günü kilisede evlilik yeminlerini ederken bir adam ortaya çıkar ve Bay rochester'ın evlenemeyeciğini çünki zaten kızkardeşi ile evli olduğunu,deli olan karısınında konakta çatı katında bakıcısının nezaretinde kilit altında olduğunu söyler.Tüm bunların doğru olduğunu anlıyan jane evi terkeder.
Konaktan ayrıldıktan sonra bir ksabaya gelen jane burada st.john ve kızkardeşleri mary ve diana ile karşılaşır.onları kendi kardeşleri gibi seven jane bir süre sonra öğretmenlik yapmaya başlar.Bu arada tesadüfen akaraba olduklarını keşfeden jane ,amcasından kalan mirası 4'ü arasında pay eder.Hindistana misyonerlik için gitmek isteyen st.john jane'e evlenme teklif eder ve kendisiyle gelmesini ister,jane bu teklifi kabul etmez.
Bir gece yarısı jane uzaklardan gelen bir ses duyar,biri jane,jane ,jane diye acı ve ıstırap içinde haykırmaktadır,telaşla dışarıya fırlayan jane kimseyi göremez,oysaki jane kendisini çağıran kişinin Bay rochester olduğuna emindir.Ertesi gün jane Bay rochester'ı bulmak ve ne olduğunu öğrenmek için yola çıkar.Kasabaya ulaştığında konağın yandığını,yangın sırasında Bay rochester'ın karısının öldüğünü ve kendisininde karısını kurtarmaya çalışırken ağır yaralandığını öğrenir.Jane Bay rochester'ın yeni yaşadığı eve doğru yola çıkar,eve ulaştığında yangında gözleri kör olan ve bir elini kaybeden Bay rochester ile karşılaşır,onun bakımını üstlenen jane sevgiyle onun eli ve gözü olur.
Pek çok badireler atlatan ama aşkları ilk günkü gibi taze kalan jane ve edward sonunda evlenirler,zamanla bir gözü açılan rochester ilk oğullarını görme mutluluğuna erişir.
Kitabın Adı:Jane EYRE
Kitabın Yazarı :Charlotte Bronte
BU KİTABI BANA OKUMAM İÇİN VEREN GÜLCAN ERGÖK'E COK TEŞEKKÜR EDERİM :)
23 Şubat 2015 Pazartesi
Gönderen Unknown zaman: Pazartesi, Şubat 23, 2015
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder